Erzurum'un önemli sembollerinden birisi olan Çifte Minareli Medrese'nin iç avlusunda hat sanatını modern bir bakış açısıyla yeni kuşaklara ve zamanlara taşıyan Muhammet Mağ, 10 eser ile “HİÇ”in sergisini açtı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivalleri çerçevesinde Erzurum'un önemli sembollerinden birisi olan Çifte Minareli Medrese'nin iç avlusunda hat sanatını modern bir bakış açısıyla yeni kuşaklara ve zamanlara taşıyan Muhammet Mağ, 10 eser ile “HİÇ”in sergisini açtı.
Hat sanatını modern bir bakış açısıyla yeni kuşaklara ve zamanlara taşıyan Muhammet Mağ, HİÇ sergisinde de bu sanatın imkanlarını genişletmeyi sürdürüyor. 10 eserlik koleksiyonda Türk-İslam sanatlarının iki büyük damarı olan "hat" ve "tezhip"in bir araya getirildiğini belirten Muhammet Mağ, “Birden fazla yazı çeşidinin (talik, celi, divani, kufi, rika) tek bir yazıda buluşturulmasıyla ‘yeni bir istifleme’ denemesi oldu.
Bu bağlamda gelenekle bağını koruyarak, hatta yeni bir derinlik ve çeşitlilik katmayı amaçladık. Sergide ilk kez hikâye etme tekniği kullanıldı ve insan hayatının dönemleri 10 aşamalı olarak, metinsel bir bütünlük içinde sunuldu. Sanatçı eserlerine yansıttığı “ömrün basamakları”nı şöyle isimlendirdi: Hiç'in doğumu, Hiç'in sığmağı, Hiç'in hiçliği, Hiç'in arayışı, Hiç'in yolu, Hiç'in istikameti, Hiç'in karmaşası, Hiç'in çoğalması, Hiç'in parçalanması ve Hiç'in yeniden doğumu.
Muhammet Mağ, HİÇ Sergisi’nin, Türk-İslam uygarlığının önemli kavramlarından biri olan HİÇ’i varlığın merkezine yerleştirdiğini belirterek, “Kavramın her türden imasına güçlü bir atıf yapmaktadır. Hiç’ten gelip Hiç’e gittiğimiz bilinci aynı zamanda bir tekliftir. Türk düşüncesinin küresel tüketim çağında insanlığa tutacağı 'hiçlik' ışığı eserlerin fikri zeminini oluşturdu” diye konuştu.