Postacı Erzurumspor’un kapısını çok çalıyor ama, postacının getirdiği mektupta yazanlar nedense değerlendirilmiyor. Oysa mektupta yazanlar anlaşılır cinsten.
Bu mektubu açın, zaten çok kısa ve öz bir mektup. Bu mektup bir daha gelmeyecek Erzurumspor’a. Son mektubu kimse açmadı bari biz açalım, neler yazıyor bakalım:
“ Erzurumspor’u Süper lig’e çıkması için emek sarfeden insanlar “ diye başlıyor, devam ediyor:
“ Geçen yıl öyle bir sevinç yaşattınız ki, Doğunun Sibirya soğuklarında sıkıntı içinde hayat mücadelesi veren, sigara parasını bile bir bilet almak için ayıran gönlü bol Erzurumspor taraftarlarının yüzünü güldürdünüz. Koronaya bile meydan okurcasına kutladık ama yarım kaldı sevincimiz.
Sezon başında belki yöneticilerimiz, önceki sezondan ibret almışlardır, çok iyi transferler yaparlar da ‘ asansör olmayız ‘ demiştik. Ama nedense, bu şehre bu taraftarın layık olduğu transferler yapılmadı. Nerede işe yaramaz birileri varsa futbolcu diye getirdiler. Taraftar olarak karşı çıktık bu transferlere, eleştirdik. Eleştiriler futbolculuklarına idi. El-hak vicdanımız rahattır karşı çıktığımız için. Büyük paralar harcamıştınız ama, bunların çoğunluğu bu takımın formasına layık değillerdi. Sonra Bu harcamayı yapanlar çıkıp gitti, geriye bir ‘ enkaz ‘ bıraktılar. Öylesine bir borç bırakmışlardı ki arkalarında enkazı kaldırmaya çalışanlar bile abandone oldular, 1 ay içinde hocayı dinleyelim diyerek takıma bir ‘ forvet ‘ almayı bile hocanın telkinleriyle unuttular. Oynamayanları da bir çuval para ile göndermek zorunda kaldılar. Dünya’da bir ilk yaşandı sezon başı transfere para harcansın, sezon ortasında bunlar gönderilsin diye para harcansın!. Bu kötülüğü kim yapabilirdi ki şehrine? Yöneticiler 12 futbolcu aldılar, birinin zaten adını hiç kimse duymak istemiyor ‘sorumsuz ‘ çıktı. Kalanlarla yola devam.. Ama hoca ilk 11' lerde Ek Kebir ve Cenk Ahmet diye ısrar ediyor , takım maçlarda 9 futbolcu ile mücadele ediyor. Oysa o takımda, başka futbolcular da var. Hepsi de mi kapasitesiz? "
Mektup şöyle sonlanıyor:
“ Sayın hocamız bu takıma karşı bir sorumluluğun var. Takımı Süper ligde tutmak öncelikle senin sözün. Bu takıma kalan maçlarında elinizden gelen desteği vermelisiniz. Erzurumspor taraftarının tek beklentisi Süper lig de kalmak.
Sayın yöneticilerimiz, sizler de bu şehrin güzide iş adamlarından oluşuyorsunuz, sizlerde şu anda büyük bir sorumluluk altındasınız. Bu futbolcular en son Rizespor’u deplasmanda mağlup ederek dönmedi mi? Belli ki bir problem var. Varsa bir eksiklik giderilmesi gerekir. Artık sınavda sona gelindi. Bu şehri, bu şehrin tüm insanlarını düşünerek son bir stratejik çalışma ile, çare aramanız gerekiyor. Antalyaspor maçı, Erzurumspor için çok önemli, Ziraat Kupası maçından yorulacak olan Antalyaspor karşısında 3 puan alma şansı var. Bu maçtan itibaren takımın başından ayrılmayın, gerekirse tesislerde yatın lig bitene kadar."
Postacı geldi ve kapıyı çaldı, ‘ son mektubu ‘ iyi değerlendirin.
Sayın yöneticiler acilen bir basın toplantısı yaparak kamuoyunun endişelerine cevap vermenizde yarar var.
Son mektup demiyelimde çoookkkk geç kalmış mektup diyelim.hem mektuba ne gerek ültimatom demeliydik.taraftar olarak.ama kime.kim anladimki.her zaman neler yazmadikki.benim söyleyeceğim tek bir söz kaldı.onuda yazmıştım.birde burdan yazayım.sayin yönetici, özellikle hoca ve futbolcular.Erzurumsporu düşürdünüz.bari tecrübe kazanında bir daha olacağınız takimi düşürmeyin.cevdet kara.sakarya