Erzurum’da yaşanan olayları neyle izah etmeliyiz? Bu olaylar büyüseydi, neler olabileceğini tahmin edebiliyor musunuz?
Alt tarafı bir seçime gidiyoruz, savaşa değil!
Orada taş atan da, taşı yiyende bizim hemşerilerimiz.
Cumhuriyeti kuran şehir Erzurum, bu şekilde gündeme gelmemeliydi.
Erzurum, hoş görünün, tevazunun, yiğitliğin, mertliğin şehridir.
Bakın bu ülke Sivas olaylarını yaşadı. Küçük bir kıvılcımın nelere mal olduğunu geçmişte gördük. Çok şükür ki Allah korudu ve Erzurum’da olaylar büyümedi.
Olaylar sonrası yapılan açıklamalar son derece tehlikeli söylemlerdi. Şiddeti meşrulaştırmak üzerine, yaşananlara bahane bulmak için valilik tarafından yapılan açıklamanın izahı yok.
Valilik açıklamasında özetle “ CHP korsan miting yaptı” diyor. Yani “korsan miting yapan taşlanır mı?” demek istiyorsunuz?
Olmaz sayın vali olmaz!
Birileri yasayı çiğniyorsa, kurallara uymuyorsa, onları uyarmak, yasaları çiğnemesini engellemek devletin polisinin işidir, 15-16 yaşındaki gençlerin işi değil. O alanda, taş yiyenlerin de taş atanların da güvenliğini sağlamak sizin işinizdi.
Korsan miting yaptılar ne yapalım diyerek, bu olayın vahameti hafifleteceğinizi zannediyorsanız yanılıyorsunuz.
Görüntülerle sabit, miting sonrası o taş atan gençler, muhalif partilerin bayraklarına saldırdılar, muhalif partilerin SKM’lerini taşladılar.
Bu bir şiddet olayıdır. Bu şiddet olayını kimse meşru göstermeye çalışmamalı.
Demokrasiden vazgeçemeyiz, insanların fikirlerini ifade etmesine engel olamayız, bu kargaşa ortamı oluşturmaktan öte hiçbir fayda sağlamaz. Düşünce özgürlüğünün önde gelen savunucularından biri olan Volter’e atfedilen, “Düşüncelerine katılmıyorum, ama senin düşüncelerini savunma hakkını sonuna kadar destekleyeceğim” diyebilmeliyiz. Demokrasinin şöleni, festivali seçimlerdir. Seçim bir savaş değildir.
Seçime son 6 gün kaldı. İnsanlar bu demokrasi şölenini yaşamak yerine, “bir an önce yapılsa da bitse” deme noktasına gelmiş se bu işte bir yanlışlık var. İnsanlar birbirlerine taş atıyorsa, taş attığı kişinin aynı şehirde yaşadığı, komşusu akrabası, arkadaşı olduğunu düşünmüyorsa bu işte bir yanlışlık var. Kimse kusura bakmasın insanların bu noktaya gelmesinin özünde parti ayrımı yapmaksızın söylüyorum, siyasi parti liderlerinin söylemleri var.
Sizin gibi düşünmeyeni, terörist olarak yaftalarsanız ve her geçen gün bu söylemlerinizin dozajını artırırsanız işte ne yazık ki bu tarz olaylar yaşanır. Bu dil toplumu zehirler.
Bu yaşananlar sonrası itidal çağrısında bulunması gerekenler, şiddete bahane bulmaya çalışır, meşruymuş gibi gösterme gayretine girerse olmaz. Yaşananları alkışlarsanız olmaz…
Şunu da söylemeliyim. Hangi partili, hangi siyasi görüşe mensup olursanız olun, bizim üst kimliğimiz Erzurumluluğumuzdur. Erzurum’un adına, şanına gölge düşürmeye kimsenin hakkı yok.
Bu yaşanan olaylardan hareketle, koca bir şehri, insanını da kimse töhmet altında bırakmaya çalışmasın. Erzurum Kurtuluş mücadelesinin başladığı, Erzurum Cumhuriyetin temellerinin atıldığı, hoşgörünün, tevazunun, yiğitliğin, mertliğin timsali bir şehirdir.
Geçmiş olsun Erzurum…