Ne zaman bu kadar dönüştük, hangi ara birbirimize bu kadar yabancılaştık? Sana ne oldu Erzurum?
Gün geçmiyor ki Evinde ölü bulunan insanlarla ilgili haberler yapılmasın. Daha dün evinde yalnız yaşayan 63 yaşındaki Osman Murat Özonur, evinde ölü bulundu. Cenazesi kokmaya başlamasa kimsenin haberi olmayacaktı.
Bu kadar mı birbirimizden habersiz yaşıyoruz?
Günlerce ortadan kaybolan birini hiç mi merak edip sorup soruşturmuyoruz?
Eskiden mahallede, kimin ihtiyacı var, kimin ne eksiği var, derdi ne sıkıntısı ne bütün mahalleli bilirdi. Eli yettiğince gücü çattığınca yardım ederdi. Mahallede yalnız yaşayan bir ihtiyar varsa, evi hiç boş kalmazdı. Temizliğini bir komşusu, yemeğini bir başkası, dönüşümlü yapardı. Mutlulukta da hüzünde de acıda da birdik beraberdik. Birbirimizden haberdar yaşardık. Beraber ağlar, beraber gülerdik. Ne ara bu kadar bencil hale geldik?
Evler gökyüzüne doğru yükseldikçe bizler insani olarak yerin dibine battık. Beşinci katta oturanın birinci katta oturandan haberi yok. Bırakın haberinin olmasını adını bile bilmiyor. Elimizdeki cep telefonlarının içinde sanal bir hayatı yaşıyoruz, gerçeklerden kendimizi soyutlayarak, yalnızlaşıyoruz.
Ne oldu sana Erzurum?
Rahmetli babaannemin çok kullandığı bir sözü vardı.
“ Yıkıl Erzurum, yıkıl da bende altında kalayım.”