Ödül varsa ceza da olmalıdır!

Milli maçlar nedeniyle lige verilen arada Büyükşehir Belediye Erzurumspor için hayli hareketli ve gergin geçti...

Maalesef futbolcular, maç başı alacaklarını gerekçe göstererek, Perşembe ve Cuma günü idmanlara çıkmadı...

Açıkçası bu hiç hoş bir davranış olmadı...

Takımın üç kaptanı Nobre, Burhan ve Erhan Çelenk’in öncülüğünde hareket eden takım, 9 maç başı ödemesi yapılınca yeniden idmanlara çıktı...

Bu şehrin “Dadaş Nobre” ve “Erzurum’un çocuğu Erhan Çelenk” diye tezahürat ettiği isimlerin bu isyan hareketinde yer almasına çok ama çok üzüldüm.

Demek ki, ikisi de bunu hak etmiyormuş...

Burhan Eşer hiç umurumda bile değil...

Nobre de öyle...

Ama Erhan Çelenk bana göre; kendisine yakışmayacak bir hareketin altına imza attı...

Kendisiyle dün akşam telefonla da konuştum ve fikirlerimi aynen aktardım...

Tamam, kimse kendisinden takımın aldığı karara karşı gelip, arkadaşlarına cephe açmasını istemiyor ve de beklemiyor...

Sadece, “Arkadaşlar, ben 3 yıldır bu kulüpteyim. Kaleci Ahmet de öyle... Nobre de 2 yıldır bizimle. B.B. Erzurumspor’da parası kalan bir tane bile futbolcu olmadı. Herkes parasını aldı. İdmana çıkmamak doğru bir karar olmayacaktır. Ben, yöneticilerimize inanıyor ve güveniyorum. Bu düşüncemizi yeniden gözden geçirelim” diyerek, arkadaşlarını bu karardan geri döndürmesini beklerdim...

Kendisi, buna benzer ifadeler kullandığını söylüyor ama bana gelen bilgiler maalesef ki bu yönde değil...

Üstelik tam aksi istikamette...

GALİBİYETE 12,5 BİN TL PRİM ALIRKEN, MAÇ BAŞINI DÜŞÜNMÜYORLARDI

Oyuncuların para için oynadıklarını, paralarının düzenli ödenmesi gerektiğini elbette savunuyorum...

Ancak, bu arkadaşlarımız, “Bize aylardır para ödenmiyor” diyemezler, derlerse de yalan söylemiş olurlar...

Yönetim, haftalardır teknik direktör Mehmet Altıparmak’ın isteği üzerine uzun bir süredir futbolculara yüksek rakamlarda prim ödemesi yapıyor ve bu primler de düzenli bir şekilde ödeniyor...

Her galibiyete 10-12,5 Bin TL arasında değişen primleri, isyan çıkaran oyuncularımız bugüne kadar aldı...

Ödenmeyen para, maç başı ücretleri ki, O da TFF’nin güvencesi altında...

Üstelik yönetim de “ödemeyeceğim” demiyor...

Nitekim, bugüne kadar toplam 17 maç başı ücreti ödendi, geriye 11 maç başı kaldı...

Yanlış hatırlamıyorsam Nobre, Burhan, Lokman ve birkaç oyuncu daha, bu sezon TFF’ye müracaat ederek, hak ettikleri parayı TFF vasıtasıyla aldılar...

Şimdi, böyle bir hukuki gerçek varken, idmana çıkmamak ne demek?

İlk aklıma gelen Manisaspor, Eskişehirspor, Gaziantepspor, Ankaragücü, Samsunspor, Elazığspor gibi bu ligde ekonomik olarak zor durumda olan takımlarda “idmana çıkmama” gibi bir durum olmadı. Olduysa da en azından ben duymadım.

“NE VERDİNİZ Kİ, NE İSTİYORSUNUZ?”

Adama sorarlar, “arkadaş ne verdiniz ki, ne istiyorsunuz?”

Maç başı alacaklarının peşine düşen oyunculara, sezon başından bu yana alınan kötü sonuçların, örneğin deplasmandaki Gaziantep beraberliğinin, iç sahada kaybedilen Boluspor, berabere kalınan Ümraniye, Manisa, Ankaragücü, Rize maçlarının cezaları kesildi mi?

Para için ortalığı ayağa kaldıran Nobre’ye, Gaziantep ve Giresunspor maçlarında sorumsuzca gördüğü kırmızı kartların cezaları kesildi mi?

Ya da ligin ilk yarısını yatarak geçiren Burhan’a, düşük performans nedeniyle ceza verildi mi?

Söyleyeyim mi; Hayır!

Çünkü, B.B. Erzurumspor’da ceza yönetmeliği doğru düzgün işletilmedi, işletilenler de süratle affedildi...

Sadece başarı ödüllendirildi, başarısızlık cezalandırılmadı...

Uzun lafın kısası, bu futbolcu kadrosu, kulübe çok büyük bir haksızlık yaptı...

Yönetim de herhalde bu durumun bir değerlendirmesini yapar ve gereken kararların altına imza atarlar...

Nasıl prim varsa, ceza da olmalıdır...

Bu ayıbı da ancak idmana çıkmayarak, bir şehri rencide eden tüm kadroya verilecek ceza ve lig bitene kadar primlerin normal seviyelere çekilmesi kararı temizleyecektir..