KUCAK DOLUSU SEVGİLER!

Yazmak sanattır. Yazarsa bu sanatın sanatkarı olmalıdır. Kalemini kullanırken işini en güzel şekilde icra etmek zorundadır.  Sipariş yazılar ve dolambaçlı ilişkiler ağı ile değil.

 

 

 

 

Bir kişi ile ilgili bir yolsuzluk yazıyoruz mesela. Onu öyle bir şekilde yazmalıyız ki, ona bunu yapma olanağı sağlayan sistem başta olmak üzere, yanında saf tutan herkesi olayın müsebbibi olarak görmek önceliğimiz olmalı. Mesela belediye ile alakalı bir yazı yazıyorum. O belediyenin bağlı olduğu partinin İl Başkanı refleks gösterip olayın üstüne gitmiyorsa bir sonraki yazımda bunu da yazarım. Ya da şehrin Valisi olaya el atmıyorsa onu da yazarım. İçişleri Bakanlığı olaya neden el atmıyor onu da yazarım. 

 

 


Yazmayınca, okur ne bilsin arkadan dönen hesapları. Okur ne bilsin aslında o yazıların içeriden sipariş edilen yazılar olduğunu. Okur ne bilsin kimin kimle nasıl bir köşe kapmaca derdinde olduğunu.

 

 

 

Gelelim meselemize... Ismarlama yazdırıp çizdirirsin ve birileri, “Bak adam ne kadar da dürüst.” der. Ne bilsinler hesapların arka planını. Kucak kucak gezip siyaseti dizayn etme peşinde gezen kimseleri.. Ama yemezler dimi. Sonra birileri çıkar, adama kocaman bir DUR çeker.

 

 

 

Bu günüme geldim, ne ben ne de birlikte hareket ettiğim, gazetecilik ahlak ve kurallarını en ileri seviyede ifa eden gazeteci arkadaşlarım ne bir Valiye ne bir Belediye Başkanına ne de başka bir Devlet görevlisine, “Emredersin” kelimesini kullanmadık. Ben kendimi o duruma düşürmem onu talep edecek olanın da boyunun ölçüsünü alırım. Şükür kazandığımız da kaybettiğimiz de bizimdir. Kimseden bir toplu iğne ucu kadar maddi bir beklentim olmadı olmayacakta.

 

 

 

Yani biri çıkıp dürüstlükten bahsedecekse, “Hadi oradan.” derim. Sessiz oluşumuz da her şeyin farkında olduğumuzun ispatıdır. Yıllardır burada yazarım. Ne gazetenin sahibi ne de başka biri beni arayıp böyle yaz böyle sil demedi ve diyemez. Kimsenin haddi de değil. Ama birilerinin birilerine neler neler yazdırdığını da iyi biliriz. Elbet bir gün dökülür hesaplar ortaya. O zaman herkes neyin ne olduğunu iyi anlar...

 

 

 

Bu yazıma burada son verirken, geçen gün ERK Haber TV ekranlarında; AKP Erzurum İl Başkanı Mehmet Emin Öz, İYİ Parti Erzurum İl Başkanı Melih Kırkpınar'dan bahsederken isim vermeden ,“O Adam” diye hitap etti. Oysa ki Melih Kırkpınar nezaketlidir, bir söz söylerken incitici olmadan özenle seçen biridir. Mehmet Emin Öz'e de hep, “Sayın” diye hitap etmiştir. Kırkpınar'ın danışmanı sıfatımdan sıyrılarak, sadece ve sadece gazeteci kimliğim ile sesleniyorum. Sen böyle devam et Mehmet Emin Öz Başkan, sen böyle bu seviyede devam et. Yakışır...

 

Bilgiyle kalın... 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.