Kendi insanımızın değerini ne ölçüde biliyoruz.
Hemen söyleyeyim, bilmiyoruz.
Başarı gösteren bizden olunca bırakın kıymetini bilmeyi haset ediyoruz.
Ama yabancıya hayranlığımız üst seviyede. Başarılarını anlata anlata bitiremiyoruz.
Geçtiğimiz hafta bir vesile meslektaşım Orkun Çizmeli ile birlikte İstanbul’da idik. Aynı tarihlerle İstanbul’da Erzurumlu iş insanı Ömer Düzgün’ün Genel Başkanı olduğu Türkiye Perakendeciler Federasyonunun Haliç kongre merkezinde organize ettiği Yerel Zincirler buluşmasına misafir olduk.
Türkiye’nin hatta dünyanın saygın tedarikçi firmaları tam tekmil oradaydı. 81 ilden perakendeciler bu firmalarla bir araya geldi. Paneller, söyleşiler, konserler, fuar etkinliği organizasyonun büyüklüğünü gözler önüne seriyordu.
TPF Başkanı Ömer Düzgün, bu organizasyonla ekonomiye yön veren bir çok ismi de misafir etti, kimler yoktu ki, TOBB Başkanı Rifat Hısarcıklıoğlu, TOBB-ETÜ Öğretim Üyesi Ekonomi Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Fatih Özatay, Ekonomi Gazetesi Yazarı Servet Yıldırım, Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar, İrfan Donat, Ali Ekber Yıldırım, Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, Ebru Baybara Demir, Önder Matlı, Gizem Başdemir, Turan Konu gibi isimler programa katıldı.
TPF Ülkenin tamamında örgütlü güçlü bir STK ve bu oluşumun başında bir hemşerimiz Ömer Düzgün var. Ne kadar gurur duysak ne kadar övünsek az. Başkanlık koltuğuna da atamayla değil, Türkiye’nin dört bir tarafından önemli iş adamlarının kullandığı oylarla seçilmiş bir isim. Tabiri caizse kendi sektörünün ülke genelindeki iş insanı temsilcileri Ömer Düzgün’e güvenmiş oy vermiş.
Ömer Düzgün’ün mütevazı duruşundan belki de kendisine hak ettiği değeri vermediğimize bu Yerel Zincirler buluşması sonrasında bir kez daha kanaat getirdim. Türkiye’nin dört bir tarafında yatırım ve iş fırsatına rağmen Ömer Düzgün Erzurum’da kalmayı ve bu şehre yatırım yapmayı sürdürüyor. Bu çapta birine normal şartlarda üç beş sekreter geçmeden ulaşmanız zor. Ama Ömer Düzgün şehirdeki herkese bir telefon kadar yakın. Kendisini sokakta, bir açılışta, bir kahvehanede görmeniz gidip konuşmanız mümkün. Şehrin bir çok sosyal, kültürel ve sportif meselesinde de en ön safta onu görürsünüz.
Ömer Düzgün, kimimizin Ömer Ağabeyisi, kimimizin Ömer kardeşi, kimimizin arkadaşı. Anlayacağınız has bir Dadaş. Daha fazla ilgiyi, daha fazla iltifatı hak ediyor. İnanın gözünde tek bir çapak dahi yok.
Yerel Zincirler toplantısı sonrasında bir kez daha gördüm ki Erzurumluları şehri temsil noktasında üzerine düşeni de bi hakkın yerine getiriyor. Bu yazıyı da Erzurum’u çok seven bir hemşerisi olarak kaleme alma gereği duydum. Kendisine bizlere gurur vesilesi olduğu için bir kez daha teşekkür ediyorum, iyi ki varsın Ömer Düzgün…