Adam o kadar umursamıyor ki sosyal medya hesaplarında değiştirmeyi bile düşünmemiş. İYİ Parti Erzurum İl Başkanı Ensar Nuhoğlu’ndan bahsediyorum.
Tabiri caiz ise Genel Merkezden zembille İl Başkanlığına atanan İstanbul’da yaşayan Nuhoğlu, mayıs seçimleri sonrasında tek vekilini de kaybeden partiyi toparlar diye umut ediliyordu. Yaptığı açıklamalara, yürüttüğü yönetim anlayışına bakılırsa sonuç İYİ Parti için tam bir hüsran.
Bir gazeteye açıklama yapmış Nuhoğlu, demiş ki son seçimde İYİ Parti yüzde 9.8 oy almış, biz bu rakamı yüzde 15’e çıkaracağız. Yani iddiası yüzde 15’ler. Yüzde 15 oy aldığında kendisini başarılı sayacak. Yani yüzde 15’ lik oy almak için, o düzeyde çalışacak. 14 Mayısta Erzurum’da kullanılan oy 423 bin civarında. Bunun yüzde 15’i 63 bin oy. Nuhoğlu’nun hedefi bir önceki Belediye seçimlerinde merhum Mahmut Uykusuz’la alınan 97 bin oyun çok çok altında. Bir önceki Belediye seçiminde İYİ Parti yüzde 25.45’di.
Erzurum’u bilmediği kadar siyaseti de bilmiyor sanırım Nuhoğlu, zira siyasetin tam merkezinde iddialı olmak vardır. İddialı olmak cesaret verir, umut getirir. Ne ben çalışmalarımla yüzde 25’lik oyu yüzde 50’lere çıkaracağım deme cesareti var nede tabana verdiği bir umut.
Bu arada şunu da söyleyeyim İYİ Parti seçimde bırakın bir önceki belediye seçimlerinde aldığı 97 bin oyu, 14 mayısta aldığı oyu bile alamayacak. Bu notu da buraya düşmüş olayım. Hele de insanları küstürerek, yukardan bakarak, oy artırmanın imkansız olduğu şu günlerde.
Kulis bilgilerine göre Büyükşehir için tıpkı il başkanı gibi şehir dışında yaşayan ( Ankara’da) bir Profesör düşünülüyormuş. İYİ Parti Erzurum’da tabela Partisi olmak istemiyorsa bu yanlışı yapmamalı. Erzurum’da yaşayan, şehrin tanıyıp bildiği isimlerle yol yürümeli. Benden söylemesi.
Aynı gazeteye verdiği açıklamada Nuhoğlu, tehditler de savurmuş. Özellikle önceki dönem İl Başkanı Fatih Güneyin ile ilgili,. Aynen şunları söylemiş; “ … Gün geldiği zaman o arkadaşımla ilgili açıklamalarımı yaparım. Ama elimde muhasebe kayıtlarıyla, başka kayıtlarla gerekli açıklamayı yaparım. İYİ Parti’de olan bir insanın açığı olmaz, olmaması gerekir. Ben hiç kimseye belden aşağı vurmam…” Yahu Başkan bu açıklama belden aşağı vurmak değil de nedir? Varsa elinizde bir yolsuzluk, bir usulsüzlük, bir hırsızlık götürün savcılığa verin. İstanbul’da nasıldır bilmem ama bizim buralarda yaptığınız bu açıklama tam da “belden aşağı vurmak, aba altından sopa göstermek, insanları töhmet altında koymak, tehdit etmek diye nitelendirilir.