ERZURUMEKSPRES - Hafta içerisinde MHK'nın maçın hakemi olarak Arda Kardeşler'i, sonrasında da VAR hakemi de Suat Arslanboğa'yı açıkladığında Erzurumspor'un "futbol cinayeti"ne kurban gideceğini anlamamak için "ahmak" olmak gerekirdi...
Bu iki hakem bozuntusunun ortak özellikleri, içlerinde biriktirdikleri Erzurum nefreti, düşmanlığıydı...
Arda denilen zavallının B.B. Erzurumspor'un Süper Lig'deki ilk sezonunda Kasımpaşa maçında orta hakem, Çaykur Rizespor maçında da AVAR hakemi olarak Mavi Beyazlı ekibimizi nasıl doğradığı, daha dün gibi hafızamızda tazeliğini koruyor...
Suat Arslanboğa'nın da yine aynı sezon ligde kalma maçımızda Fenerbahçe'ye çaldığı ucuz penaltıyla bizi nasıl küme düşürdüğünü de unutmadık...
Şimdi iki hakem çakmasının bu maça atanması, 3 haftadır kazanamayan Galatasaray'ı yarışta tutmak için yapılacak operasyonun ilk sinyali değildiyse, hangi amacı taşıyordu?
Belki Süper Lig'de çok fazla bulunmadık ama TFF'nin ve MHK'nın ayak oyunlarını anlamayacak kadar saf değiliz...
Riva'dan "saf" gözüküyor olabiliriz ama beyle Erzurum ağır bir taştır, altında kalırsınız ki, bunu size tavsiye etmem...
Erzurumspor'u Süper Lig'de görmek istemeyebilirsiniz ama bu düşüncenizi size yedirmesini şehir olarak iyi biliriz!
Sabrımızı zorlamayın derim, başka da birşey demem, anlamışsındır inşallah Nihat Özdemir ve Serdar Tatlı!!!
Arda ve Suat'ın Erzurum ile nasıl bir anıları var bilemem ama çocukluğunuzda başınıza her ne geldiyse geldi, kiminle ne hesabınız varsa var, bunun hesabını koca bir şehirle görmeye kalkarsanız, bedelini de çok ağır ödersiniz, ödetirler...
Öyle "kara gömleği" giyip, düdükle racon kesmeyle bu işler bitmez, haberiniz olsun kara vicdanlılar!
KÖTÜ FUTBOL İYİ İRDELENMELİ
Gelelim maça...
Evet hakemler bizi el birliğiyle doğradı, maçı aldı Galatasaray'a hediye etti, doğrudur...
Peki biz ne yaptık?!
Koca bir hiç!!!
O çok övündüğümüz koşan orta sahamız sefileri oynadı...
Petrus, İbrahim ve Obertan üçlüsünün değil koşmak, yürüyecek mecali yoktu!
Galatasaray'ın o dirençsiz orta sahasına öylesine kolay teslim olduk ki inanınılır gibi değil!
Evet, hakemleri Başkan Hüseyin Üneş konuşsun, biz gazeteciler konuşalım, taraftarlar konuşsun ama sakın ama sakın ne teknik direktör Mehmet Özdilek ne de futbolcu kardeşlerim ağızlarına dahi almasınlar, çünkü buna hakları yok!
Hakemin arkasına sığınmak, bu kötü futbolu, bu teslimiyetinizi asla arka plana atmasın...
Siz hakemi bırakın, oturup maçı iyice analiz edin...
Neden bu kadar dirençsiz kaldığınızı, neden mücadeleden kaçtığınızı, kazanmak adına hiçbirşey yapmamanızın nedenlerini sorgulayın, kendinizle hesaplaşın...
Küme düştüğümüz Çaykur Rizespor maçı sonrasında da aynı sözleri söyledim, bugün de tekrar ediyorum...
Eğer o gün teknik heyet ve futbolcular Özgür Yankaya'nın arkasına sığınmayıp, kötü oyununun muhasebesini yapmış olsaydı, ligden düşmeyecektik...
Maç sonrasında hocanın açıklamaları en azından bu kez aynı hataya düşülmeyeceğinin sinyali gibiydi, inşallah sinyal vermekle kalmaz, icraate dökülür...
Ben dünkü manzarayı, sezonun kalan kısmında bir daha göreceğimizi düşünmüyorum...
Ancak belli ki takımda bazı oyuncuların dinlendirilmesi gerekiyor...
Petrus ve Obertan gibi...
Rize'den sonra Galatasaray maçında da iki isim çok ama çok kötü bir görüntü verdi..
Mehmet Hoca'ya güvenim tam...
Gerekli dokunuşları yaptıktan sonra, bize bildiğimiz Erzurumspor'u yeniden izlettireceğine de yürekten inanıyorum...