Sezonun ikinci yarısında iki maç üst üste kazanamayan ve bu nedenle düşme hattındaki takımların da seri galibiyetleriyle bir anda düşme hattının çok yakınına gelen B.B. Erzurumspor için Eskişehirspor maçı dönüm noktasıydı. Alınacak galibiyet hedefi Play Off, yenilgi ise ligde kalmak olarak belirleyecekti.
Böylesine önemli bir 90 dakikayı şükürler olsun ki galibiyetle tamamladık ve rotamızı tamamen Play Off olarak belirledik...
Açıkçası, her ne kadar bu sezon büyük paralar harcanmış olsa da, 1. Ligdeki ilk senemizde en azından ligde kalmayı büyük ölçüde garantilemek, başarıdır...
Bu saatten sonra kaybedecek hiçbir şeyimiz yok ama kazanacak çok şeyimiz var...
BUHRANLI GÜNLERDEN, BURHANLI GÜNLERE...
Evet, B.B. Erzurumspora büyük kazanımlar getiren galibiyetin baş rolünde Burhan Eşer vardı...
Sezonun ilk yarısında hayal kırıklığı yaşatan Burhan, ikinci yarıdan itibaren yükselen formuyla takımına ciddi katkılar sağlıyor...
Eskişehirspor karşısında da takımını sırtlayan isimdi Burhan Eşer ve deyim yerindeyse Es-Es karşısında 90 dakika boyunca ESti durdu...
SCUK, SANKİ CUMHURİYET SUCUĞU
Burhan Esere savunmada Acka ve Trtovac, orta sahada Sucuk, Erhan ve Gökhan Karadeniz de eşlik etti...
Hele Scukun her geçen gün daha da artan ritmi, Ona olan hayranlığımın katlanarak artmasına neden oluyor...
Yönetimin ne yapıp edip, lig bitmeden Scukun bonservisini alıp, sözleşme imzalatması gerekiyor. Yoksa buram buram Cumhuriyet Sucuğu kokan Jasmin Scuk elden kaçabilir...
TAYLAN, BU TAKIMIN VAZGEÇİLMEZİDİR; NOKTA!
Bu arada ikinci yarıda oyuna girip, maçın temposunu artıran Taylan Antalyalıya ayrı bir paragraf açmazsam olmaz...
Çok net bir şekilde söylüyorum ki, Taylan gibi bir oyuncu yedek oturmaz!
Teknik direktör Mehmet Altıparmakın sırf kendi getirdiği ve oynadığı her maç vasatın vasatı oynayan Metine yer açmak için kulübeye çektiği Taylan, oyuna girdikten sonra ben bu takımın as oyuncusuyum mesajını verdi...
Maçtan sonra basın toplantısında Taylan ile ilgili sorduğum soruya mükemmel işler yaptı cevabı veren Mehmet Hocanın bu mesajı aldığını düşünüyorum. Ama bana soracak olursanız, Mehmet Hoca Denizli maçında yine Metini oynatacak ama Gökhan Karadenizi kulübeye çekecek...
Dilerim, bu yanlışa düşmez...
MEHMET HOCAM, GETİRDİĞİN OYUNCULAR VASAT BİLE DEĞİL!
Bir paragrafı da Mehmet Hoca için açayım...
Sevgili hocam, bitmiş, tükenmiş bir takımı teslim aldın ve ayağa kaldırdın...
Hücuma yönelik futbolunla hepimizin gönlünü ve güvenini kazandın...
Ama hocam bir konuda uyarıda bulunmak durumundayım...
Birincisi, transferlerde büyük hatalar yaptın ki, aldığın 4 oyuncu da vasatın çok altında... İşin ilginci, bu oyuncular yetersiz olmasına rağmen ısrarla oynatıp, Taylan, Lokman ve Acka gibi oyuncuları rahatlıkla kenara çekebiliyorsun...
Hatta daha da ileri gidip, Lokmanı istemiyorum, gönderin diyebiliyorsun...
Oyuncu kazanmak için zerre mücadele etmiyor, işin kolayını seçip, gönderin diyor, kulübe ciddi ekonomik yükler bindiriyorsun!
Hocam, teknik adamlık, biraz da yönetme sanatıdır, bir bakıma idare etmektir...
Sende bunun zerresi yok, gönderin gitsin var!
Hocam, Erman Bulucu, Metin, Bakemanga ve Demba, kabul et ki, yetersiz oyuncular...
Ermanın nasıl goller yedirdiğini Adana ve İstanbul maçlarında gördük...
Demba desen, şu anda fizik olarak çalım atamayacak durumda...
Bakemanga desen, hızlı bile yürüyemiyor...
Ya Metin?
Ne oynadığını kendisi de bilmiyor, eminim sende bilmiyorsun hocam...
Scukun iki kişilik oynamasıyla, onun yetersizliğinin görünmediğini sanıyorsun ama hocam, Metin kabak gibi ortada!
Ve dün yine benim sorum üzerine, uğruna Hamza Younes gibi bir oyuncuyu gönderdiğin Bakemanganın yetersizliğini dolaylı cümlelerle sen de itiraf ettin hocam...
Demem o ki hocam, kalan 8 maçta sırf kendi getirdiğin oyuncuları oynatmak için bu takımın ideal kadrosunu bozmaktan vazgeç!
Bu inadından vazgeç ki, hem sen hem Erzurumspor kazansın...
Ha unutmadan bir de sürekli prim-para konuşmaktan ve her canın sıkıldığında, tatsız anlar yaşadığında istemiyorum, gönderin gitsin deyip, futbolcu harcamaktan da vazgeç hocam!
Benden uyarması!