Bakın Erzurum'da 2007'ten butara AK Parti'nin oylarına bir bakalım. Bu siyasi partilerin tek aday tek liste anlayışına bir türlü mana veremeyenlerden biriyim. Özellikle siyasete bu anlayışı getiren AK Parti oldu. 2001 'de siyasi hayatına başlayan AK Parti 2004 sonrası, bu geleneği başlatmış oldu.
Bu tek liste geleneğinin parti tabanının bütün heyecanını alıp götürüyor. Tabi bu benim gözlemim, katılmayanlar olabilir. Ancak siyasetin demokrasinin olmazsa olmazı seçimlerse, bu seçimlerin çok adaylı olması, siyasetin kalitesini artırmaz mı , genel merkezin parti tabanına kararları birlikte alıyoruz mesajını vermez mi?
AK Parti tabanın sesine, partililerin isteğine kulak tıkadıkça, Erzurum'da oyları eriyor. Son seçim sonuçlarında MHP ile yapılan ittifaka rağmen alınan oy ortada. Bunu kimse inkar edemez sanırım.
Neyse gelelim asıl meseleye, AK Parti Aziziye İlçesinde çok adaylı bir kongre gerçekleştirdi ve inanın kıyamet kopmadı. Yapılan seçimde kesin olmayan sonuçlara göre,
173 delegenin oyunu alan Ensar Coşkun yeniden başkan seçildi. Coşkun Genel Merkez tarafından istenilen adaydı... Diğer adaylar Kemal Özarslan 101 ve Bekir Genç 75 oy aldı... Sonuçları tersten okursanız, oy kullanan delegenin yarısından fazlası Ensar Coşkun'u istememiş.
Kongre bitti ama yankıları sürüyor. AK Partililerin iddialarına göre ilk kongrenin ertelenmesi sonrasında, kendisine rakip çıkacağını bilen başkan Coşkun, küçük bir delege ayarlaması yapmış, kendisine muhalif olduğu bilinen 98 delegeyi silmiş. Yine geçen sürede 200'e yakın üyenin istifa ettiği iddia ediliyor.
Ensar Coşkun'a rakip olarak çıkan isimlere kongre esnasında bile, "gel çekil, genel merkeze rağmen siyaset yapamazsın, seçilsen ne olacak, yarın görevden alırsın şeklinde telkinlerde bulunulduğu söyleniyor."
Keşke demokratik koşullarda, parti içi demokrasinin işlediği bir seçim yaşansaydı. Mesela kongre esnasında Ensar Coşkun'a kürsü konuşması verilirken, diğer adaylara konuşma hakkı bile verilmemiş.
Bana sorarsanız, genel merkeze, yerelde il teşkilatına, belediye başkanlarına rağmen, diğer iki adayın aldığı toplamda 175 oy son derece önemli. Bu oylar bütün imkansızlıklara ve yukarıda belirttiğim manzaraya rağmen hiç de küçümsenecek bir oy değil.
Şayet her şeye rağmen bizim istediğimiz aday kazandı mutluluğuna giriyorsa AK Parti yanılıyor. Bu benim istediğim olsun anlayışı, inanın oy kayıplarına sebep oluyor. Bunu son belediye seçimlerinde yaşadık. Oltu'da, Tortum'da, Olur'da AK Parti Genel Merkezi kendi istediği isimleri Belediye Başkan adayı yaptı ve netice ortada. Yüzde 90'a yakın oy aldığı Tortum'da vasat bir isim olan Muammer Yiğider'e karşı seçim kaybetti...
Son söz, halka rağmen, parti tabanına rağmen siyaset yapmak, kendi ayağına kurşun sıkmak gibi bir şey bence...