VAHİT BİNGÖL, "UNUTMAYACAĞIZ”

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın vefat yıldönümünde bir açıklama yapan DEVA Partisi Erzurum İl Başkanı Vahit Bingöl, Türkiye’nin bir dönemine damga vurmuş olan Özal'ı unutmayacaklarını, aradan geçen yıllara rağmen yerinin doldurulamadığını söyledi.

Vefat yıldönümünde Turgut Özal hakkında bir açıklama yapan Bingöl; “Anavatan partisinin kurucusu ve doğal lideri Turgut Özal’ı unutmayacaklarını; zira, aradan geçen yıllara rağmen yerinin halâ doldurulamadığını” söyledi. Ülkemizin dünyayla birlikte koronavirüs gibi bir bulaşıcı hastalıkla topluca mücadele ettiği bu günlerde, onun gibi ileriyi gören, birikimli, devlet tecrübesine sahip, cesaretli, demokrasiyi önceleyen, insan haklarına ve inanç hürriyetine önem veren, ayrımcılıktan uzak yapısı olan liderlere her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğunu kaydeden Bingöl, sözlerine şöyle devam etti:

 

 

 

 

 

“Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana devam eden bazı iç ve dış meselelere Özal zamanında parmak basıldı, el atıldı, çözüm için ciddi anlamda arayışlara girişildi. Zira rahmetli Özal risk almasını, karşısına çıkacağını tahmin ettiği olaylara çekinmeden göğüs germesini ve çözüm üretmesini bilen bir liderdi. Bürokrasideki başarı çizgisini siyasette de devam ettirirken benimsediği şu ilke, onun liderlik vasıflarını öne çıkaran en önemli vasfı idi: "Benim iki gömleğim var; biri bayramlık, diğeri idamlık". Milletine karşı böylesine bir adanmışlık ruhuna sahip olan rahmetli Özal, bu düşünce tarzıyla aynı zamanda girişimci, büyük reformcu tavrını da ortaya koymuştur.

 

 

 

 

Sevgiye yürekten ve samimiyetle inanan biri olarak, toplumun çeşitli kesimleriyle, çocuklarla, gençlerle, sanatçılarla, sporcularla kolayca ilişki kurmasını becerebilen ender kişilerden biriydi. Milletimiz ise, kendisine bu kadar yakın ve içten davranan, ülkesinin gelişmesi için hayatını ortaya koyan bu büyük lidere bigâne kalmamış, ona gerektiği değeri vererek, en yüksek makam olan Cumhurbaşkanlığına kadar yükseltmiştir. Ufku, meselelere olan vukufiyeti, öngörüsü, toplumcu bakış açısı, adalete olan yaklaşımı ve daha birçok açıdan, Türk toplumunun yetiştirdiği uluslararası siyasetçi ve liderlerden biriydi.”

 

 

 

 

DEVA Partisi Erzurum İl Başkanı Vahit Bingöl, sözlerinin devamında şunları söyledi:

“Onun kafasındaki devlet, sadece bir hizmet aracı idi, bir baskı aracı değildi. Halkının moral değerlerini yakından bilen, modernlikle dindarlığı bağdaştırmış, demokrat ve her zaman demokrasiden yana bir liderdi. İnanç kimliğiyle evrensel değerleri uzlaştırdı; Türk milletine, "iman, özgürlük ve bilimin ışığında kendi kapasitesini keşfetme imkânını" verdi. Toplumun üzerine serpilmiş ölü toprağını ortadan kaldırdı ve insanımızın kendisine güvenmesini ve dünyaya açılmasını sağladı. Pratik zekasının ve sezgilerinin gösterdiği yolda, kararlılıkla yürüdü ve cumhuriyet dönemi Türk siyasetinin geleneksel tarzını ve rotasını ciddi ölçüde sarsmış bir lider olarak ayrıldı bu dünyadan…  

 

 

 

 

Ekonomide, yönetimde ve siyasette yaptığı, devrim diyebileceğimiz zihniyet ve uygulama değişiklikleriyle; yıllardan beri durağanlığın esiri olmuş, adeta kendi içine kapanmış, açıklıktan ve şeffaflıktan korkar hale gelmiş, kompleksleri altında ezilen Türk insanını kendine getirmiş, önünde yeni ufuklar açmıştır rahmetli Turgut Özal. Ondan sonra da bu geniş görüşün devam etmesi ve bu ufuk çizgisinde yürünmesi en büyük dileğimizdi.

 

 

 

 

Tarihimizin büyüklüğünü gösterdi ve bu büyük tarihten alacağımız güçle 21. yüzyılda büyük işler başarabileceğimizi, kendi yaptıklarıyla ortaya koyarken, gelecek nesillere de bunu işaret etti. Aslında bugün, “bilgisayar nesli” olarak niteleyebileceğimiz gençlerimizi en iyi anlayan ve anlayacak olan bir liderdi. Şöyle ki, ülkemizde bilgisayar henüz emekleme devrinde iken, geleceği bu gençlerin ve bu teknolojinin kurgulayacağını keşfetmişti ve bunun temellerini atmaya başlamıştı. Zaten kendisi de bu teknolojinin en iyi kullanıcılarından biriydi. Bu anlamda çağın nereye doğru evrildiğini çok iyi kavramıştı. Onun için de gelecek nesillerin kendisini daha iyi değerlendireceğine, hakkını teslim edeceğine inanıyor ve "Beni daha sonra anlayacaklar" diyordu.

 

 

 

Turgut Özal "tarihe ve Allah'a hesap vereceğini" bilerek yaşadı. Yaşadığı süre içinde oluşturduğu felsefeden yeni bir insan, lider bir ülke ve dünyada kendine yakışan yeri almayı başarmış bir Türkiye çıkarmaya çalıştı. Bütün gayretleri bu sonuca varmak içindi.

 

 

 

Her vefat yıldönümünde yapılan konuşmalar, yazılan yazılar, yaptıklarına sahip çıkmalar, sağlığında işaret ettiklerinin gerçekleşmeye başladığının bir göstergesidir. Anlaşılmaya ve bıraktığı mirasın bilincine varılmaya yeni yeni başlandığı söylenebilir.

 

 

 

O, en çok ihtiyacımız olduğu zamanda geldi, yapacaklarını hızla yaptı ve gitti. Bazıları kabul etmeseler dahi, bu ülkede yaşayan herkes, onun yaptıklarından bir pay aldı ve ona şükran borçları var.

 

 

 

 

DEVA Partisi Erzurum İl Başkanı Vahit Bingöl,Turgut Özal’ın vefat yıldönümü münasebetiyle yayınladığı mesajın sonunda şunları dile getirdi:

“Rahmetli Özal’ın kurucusu olduğu Anavatan Partisinin bir dönem il başkanlığını yaptım.  Şimdi ise Genel Başkanlığını sayın Ali Babacan’ın yaptığı DEVA Partisinin İl Başkanlığını yürütmekteyim. Aslında kendimi yıllar sonra yeniden siyasetin içinde bulmamın sebeplerinden biri de her iki lider arasındaki benzerliklerdir. Tıpkı rahmetli Özal gibi, sayın Ali Babacan’ın da dünyadaki gelişim ve değişimleri iyi okuması, bilgece tavrı, ekonomik meselelere olan yaklaşımı ve başarısı, ülkemizdeki bütün kimliklerin özgürlüğünü savunması, dış politika ve diğer alanlarda yaptıklarıyla kendini ispatlamış bir devlet ve siyaset adamı oluşu beni çok etkilemiştir.

 

 

 

 

Bu cümleden olarak Türkiye’de kısa zamanda büyük bir dönüşüm gerçekleştiren, önemli hizmetleri ile her zaman anılacak olan, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı vefat yıldönümünde bir kere daha rahmet ve saygıyla anıyorum. Ruhu şad olsun.”

 


18.04.2022 12:35:18