Erzurumdan 1987 yılında göç ederek yerleştikleri İstanbuldan 35-40 ülkeye ihracat yapan Gecem Aydınlatma şirketini kuran Atalar Ailesinin başarı öyküsünü Gecem Aydınlatma Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Atalar ile konuştuk. Spotçuluktan başlayan ve 400 kişinin istihdam edildiği bir fabrikaya uzanan süreci ERKHABER okuyucularına anlatan Abdullah Atalar, Erzuruma da bir yatırım yapmayı arzuladıklarını ve Cazibe Merkezi Programına 2 proje sunduklarını söyledi.
ERKHABER - Bize biraz Gecem Aydınlatmanın hikayesini anlatır mısınız. Bu serüven nasıl başladı. Erzurumdan göç serüveninden de biraz bahsedelim?
ABDULLAH ATALAR - Biz 1987 yılında İstanbula geldik. Büyük kardeşimle birlikte burada baba dostlarımız vardı. Onların yanına gittik. İki kardeş bu aile dostlarımızın desteğiyle sektöre ilk adımımızı attık. Kısa zaman içerisinde iyi bir yere geldim. Spot piyasayı elime aldım. Bir ürün sorulduğunda beni arıyorlardı. Ben daha sonra işe ilk yanında başladığım Fikri Abinin yanından ayrıldım. Daha sonra bir spotçunun yanında çalıştım ve piyasayı çok iyi kavradım. Kardeşimin 10 katı fazla kazanmaya başladım. Rüçhan Bey yani kardeşim bir iş yeri açmaya karar verdi. Bende ona mal göndererek destek oldum. Bu şekilde elektrik işine başladık. Daha sonra en iyi firmalarından birinin bayiliğini aldık. 2 yıl sonra bayiimiz Türkiyenin en büyük ikinci dağıtım şirketi olmayı başardı. Daha sonra üretime geçmeye karar verdik. PHILIPSin muadillerini üretmeye başladık. Gecem markası o zaman ünlü bir markaydı. O yıllar Galatasaraya da sponsor olan Gecem Yatakları vardı. Bu markanın sahibi kayınpederimdi ve bu markayı aydınlatmada da kullanmak istiyoruz dedik. Tamam dediler. Gecem gibi bir markayı aydınlatma sektöründe de kullandık. Allahta yardım etti. Şu anda 35-40 ülkeye ihracat yapan, sektöründe ilk 3de olan, her kuruma girebilen bir kurum haline geldik. Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında bir çok projede ismimiz var. Bir çok projede ürünlerimiz var. Herkesin sıkıntıda olduğu bir dönemde Allaha çok şükür mal isteyen müşterilere 100 gün termin veriyoruz. Böyle bir süreçten geçtik. En küçük kardeşim Bülent Bey var. Oda daha sonradan bize dahil oldu. Gecem Aydınlatmanın genel müdürlüğünü yapıyor. Buz aynı zamanda biraz inşaata yöneldik. STKlarda bir takım görevler aldık.
ERKHABER - Kaç kalem ürün imal ediyorsunuz?
ABDULLAH ATALAR - Bizim ürün dediğimiz bir dış aydınlatma ve iç aydınlatma var. Son dönemde duymuşsunuzdur. LED aydınlatma gündeme geldi. Konvansiyonel ürünlerden LEDe geçiş var. Bu arada ikisine birden ayak uyduran firmalar devam etti ve yol yürüdü. Bizde onlardan biriyiz. Yaklaşık Bine yakın ürünümüz var. Gecem Aydınlatma biraz iç aydınlatmada iyi. Dış aydınlatmayla ilgili de ülkenin bu yönde projeleri var. Akıllı sistemler var. Bizim bakanlıkla bir0likte yürüttüğümüz bir projemiz var. Mevcut aydınlatmalarla akıllı sokaklar oluşturacağız. Koyacağımız aydınlatma armatürüne bir modül koyarak orada ki yoğunluğu, orada ki sıcaklığı, oradaki soğukluğu, orada ki hareketle ışığın ayarlanması gibi bir proje. Orada ki projektör oranın yoğunluğu olsun, sıcaklığı olsun bunlarla ilgili veri toplayacak. Öyle bir çalışma yapıyoruz.
ERKHABER - Şirket bünyesinde ne kadar istihdam sağlıyorsunuz?
ABDULLAH ATALAR - Şu anda Gecem Aydınlatmanın 180 tane kendi elemanı var. 30-40 kişi de taşeron çalıştırıyoruz. Yaklaşık 200 kişi bina içerisinde çalışıyor. Bir de fasoncularımız var. Yani ürün bazında fason verdiğimiz ürünler var. Yaklaşık böyle 400 kişiye direk ve endirek iş veriyoruz.
ABDULLAH ATALAR - Şu anda aktif olarak 30 ülke diyebilirim. Ağırlık orta doğu ülkelerinde ama Avrupaya da veriyoruz.
ERKHABER - Siz çekirdekten de yetişen bir iş adamısınız. Buradan Erzuruma baktığınızda ticari manzarayı nasıl değerlendirirsiniz?
ABDULLAH ATALAR - Bir iş yaptığınızda karşınızdaki insanda dürüstlük ararsınız. İşte bu insanları Erzurumda bulabilirsiniz. Fakat Erzurumun iklimsel bir sıkıntısı var. Bir de Erzurumluların birlikte hareket etme gibi bir alışkanlığı yok. O kollektif hareketlilik yok. Bir yere kadar Erzurumda yapılabiliyor. Bir yerden sonra gitmek gerekebiliyor. Bir ayağı Erzurumda bir ayağı ticaretin merkezi olan İstanbulda olursa daha olacağına inanıyorum.
ERKHABER - Gecem Aydınlatmanın Erzuruma yönelik düşünceleri var mı? Bir yatırım yapmayı planlar mısınız?
ABDULLAH ATALAR - İşin geneline baktığınızda her şey para kazanmak değil. Elhamdülillah yetecek kadar paramız var çok şükür. Bizim Erzurum sevdamız var. Erzurumda iş yapabilmeyle alakalı, Erzurumda olmayla alakalı bir düşüncemiz var. Hem İstanbul hem de Erzurum ayağı olarak düşünüyoruz. Biz bir yatırım düşündüğümüzde budanın Erzurum olması lazım. Bununda bilincindeyiz. Cazibe merkezleri programıyla alakalı iki tane proje sunduk. Fakat hükümet bunu askıya aldı. Yeni yeni teşvikler çıkmaya başladı. Bununla ilgili yatırım yapacağız. Erzurum bizim için önemli. Erzurumlulara hizmeti ilk önce Erzurumlu işadamları düşünmeli diyorum. Ben bunu ibadet gibi görüyorum. Erzurumda bir fırsat doğarsa geleceğiz. Hesaplarımızı yaptık. Ciddi bir istihdam da sağlayacağız. Makinenin az olduğu işin elemanla döndüğü için önemsiyoruz.
ERKHABER - Türkiyede üretim yapmanın zorlukları neler?
ABDULLAH ATALAR - Dünya globalleşmiş. Artık sizin rakipleriniz yan komşunuz değil. Tüm dünyayla rekabet ediyorsunuz. Çin ve Hindistan önemli bir faktör. Buralar gerçekten işçilik maliyeti çok düşük olan yerler. Dünyanın her yerinde varlar. Bunlarla alakalı devletin bir takım teşvikler vermesi gerekiyor. Mevcut hükümette bununla ilgili çalışmalar yapıyor. Ben 4 dönemdir İstanbul Ticaret Odasında meclis üyesiyim. Teşvik çıkarken önce sektörün temsilcilerinden görüş alınması noktasında üzerimize düşen çalışmaları yapıyoruz. Çok daha iyiye gidiyoruz. Siyasi kaygıyla yapılan teşviklerin çok doğru olmadığını düşünüyorum. Dünyanın her yerine gidebilecek tüccarlarımız var. En cesur ticaretçiler Türkiyede.
ERKHABER - İhracat yapan firmalar için dövizdeki kur hareketliliği bir problem oluşturabilir mi?
ABDULLAH ATALAR - Elbette ki dövizde bunu etkiliyor. İstikrarsızlık sıkıntı getiriyor. Bundan dört sene önce çok güzel bir ticaret vardı. Bugün bazı kaygılar var. Şu anda yatırım yok. Üreticimiz büyük yatırım yapmıyor. Yakın zamanda düzelirse sanırım çok daha iyi olur.
ERKHABER - Türkiyede ki en büyük sorunlardan biri de bölgesel kalkınmışlık farklarının fazla olması. Bu kapsamda Erzurumu da yakından ilgilendiren 14 tane teşvik yasası çıktı. Ancak dışarıdan hiçbir yatırımcıyı getiremedik. Bugün geldiğimiz noktada Erzurum artık tünellerle limana çok yakın. Hızlı tren yolda. Bu altyapı hazırlandıktan sonra Erzurumun cazibesi basamakları tırmanabilir mi?
ABDULLAH ATALAR - Yüzde yüz tırmanır. Burada yerel yönetimlerin tutumları da önemli. Yatırımcı getirme adına mevcut yöneticilerin çok çabaladığını görüyorum. Birazda bizim bölgemize pozitif ayrımcılık yapılması gerekiyor. Çünkü Çankırıya da Erzuruma da 5. Bölge teşviki veriyorsun. Buraya çok daha doğru sektörel teşvik verilmesi lazım. Erzurum için orada ki koşulları düşünerek burayı geliştirebiliriz. Avrupada buna benzer yerleri görüyoruz. İstanbulda yaşayan işadamlarına büyük görev düşüyor. Kayak vesilesiyle 2 arkadaşımı getirdim. Dilek Gıda var. Benim iyi dostum. Orayı ben ona almıştım. Kendi arkadaşlarımızı da bir şekilde getirip Erzurumu tanıtmamız lazım diye düşünüyorum.
ERKHABER - Son olarak Gecem Aydınlatmanın hedefleri neler?
ABDULLAH ATALAR - Yurt içinde işlerimiz iyi, ihracatta yapıyorum ama geldiğimiz noktada dünya markası olma yolunda daha gerideyiz. Dünya markası olmaya çalışıyoruz. Dünya da lider bir aydınlatma firması olmaya çalışıyoruz. Böyle bir hedefimiz var. Daha çok insan çalıştırmak gibi amacımız var. Hadi Beyle birlikte Erzurum Vakfında çalışıyorum. DAİB ve İstanbul Ticaret Odasında görevlerimiz var. Kendi insanımıza nasıl bir faydamız olur diye onun mücadelesini veriyoruz.
ERKHABER - Doğudan bu tarafa baktığınızda da Doğulu buraların halen daha taşının toprağının altın olduğunu düşünüyor. Ne yazık ki Erzurum son nüfus sayımında 2 bin insanını daha göç verdi. Neler önerirsiniz? İnsanlar gelmeli mi?
ABDULLAH ATALAR - İstanbul dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Bir iş, bir yaşama ve bir de gezme adına geliniyor. Gelmeyin diyemem. Fakat artık ticaret kolay değil. İş için gelmek biraz risk. Planlı bir şekilde gelmek lazım. İkisinin bir arada yürütüleceği bir sistem olursa daha iyi olur. Memleketten kopmamak lazım. Beslendiğimiz damarlar orası. Plansız bir geliş problem yaratır diye düşünüyorum.
09.04.2018 13:49:00