Onca uyarıya rağmen maskesiz, mesafesiz, kuralsızca hareket eden kalabalıkların sonucu haritalar kırmızı döndü ve hafta sonu yasakları(!) yine başladı. Bu vesile ile çıkıp ben de saat 10 ve 17 arası yasakların tadını çıkarayım dedim. Kapatılmış dükkanların önünden geçtim durdum. Malumunuz her yer kapalı ama süpermarketler aynı yoğunlukla çalışmaya devam.
Mobilya, halı, beyaz eşya, tamir, terzi, berber, kuaför vs. hepsi kapalı. Bunların hepsi salgını tetikliyor ama burun buruna gelip aynı rafta ürün alan vatandaşın olduğu süpermarketler de yada içinde her türlü eşya ve gıdanın satıldığı hipermarketler de risk yok. Yasak masak oraları teğet geçiyor. Neden? Mantıklı bir nedeni olan varsa cevap versin hepimiz bilelim.
Aylardır esnafın durumunu anlatıp durduk burada. Seslerine ses olmaya çabaladık. Hafta sonları kapatılan işyerlerinin sahiplerinin yaşadıkları ekonomik sıkıntıları bağıra bağıra haykırdık ama geldik yine bu işyerini kapatmalara. Çoğu komple kepenk indirdi. Bir avuç esnaf kaldı onlarda ne kadar dayanacak bunu hesaplamak zor değil.
Uzun bir süre sonra birkaç hafta önce Erzurum da biten hafta sonu yasakları sonrası ha bugün ha yarın belki ekonomik kıpırdanmalar başlar diye düşünürken, çok geçmeden yeniden gelen yasakların enkazı , bu kez eskisinden kötü olacak. Bunu tahmin etmek için ekonomist olmaya gerek yok. Bu durum bütün ülkede ki esnaf ve halkın ortak sorunu ama gelin görün ki şehrimizde ki ticaret ağının ve sanayinin yetersizliği pandemi de daha çok hissedilir oldu.
Sürekli olarak bu şehre sanayi yatırımları yapılmalı, hayvancılık ve tarım desteklenmeli dedik durduk ancak kimsenin kılı kıpırdamadı. Şimdi haklı olduğumuz bu pandemi şartlarında bir kez daha ortaya çıktı. Sanayi olan kentlere bir bakın. İstanbul, İzmir, Kocaeli, Gaziantep gibi iller de her ne kadar pandemi etkileri görülse de bizim gibi şehirler kadar kötü olmadığı kesin. Nakit akışın dönmediği bizim ki gibi şehirlerde sadece yiyecek ihtiyaçları için para harcayan, diğer ihtiyaçlarını bu şartlarda fazlalık görüp geriye atan insanlarla dolu bu kent. Nüfus yoğunluğu, şehrin demografik yapısı göz önüne alındığında göç veren bir kent olmamızın sebebi de yine sanayinin yeterli düzeyde olmamasıdır.
Şunu unutmamakta fayda var. Ekonomiyi bu denli kötü etkileyen faktörler bir günde gelişmedi. Uzun vadeye yayılan ekonomik planlamaların olmaması ve öngörüsüz yönetim pandemi ile birleşince felaketimiz oldu. Hep söylüyoruz yine söyleyeceğiz. Bu ülkenin en önemli sorunu şuan için ekonomi. Eğer ki ülkenin durumu ekonomik anlamda iyi olmuş olsaydı ülke genelinde 15 günlük bir kapatma yaşanır ve bu salgın kontrol altına alınabilirdi. Böyle hafta içi çalışılıp, hafta sonu yasak koymakla bunun önüne geçilemez. Koronanın mesaisi yok. Statüsü de, torpili de yok. Olan vatandaşa oluyor, yine vatandaşa olacak.
Aşılamalara rağmen hafta sonları esnafın kepenk indirmeye zorlandığı yasaklar durumu iyice kötüleştirmekten başka bir şeye yaramıyor. Madem aşılar yapılmaya başlandı o zaman buna uygun bir yön çizilmeli ve insanların hayatları daha fazla zorlaştırılmamalı.
Bilgiyle kalın…
08.04.2021 12:06:23