ADAMA SORMAZLAR MI?

Her gün farklı bir aksiyon yaşanan ülkemde, kolay ve insafsızca yapılan itibar suikastleri, alakasız benzetmeler ve ötekileştirme politikaları tüm hızıyla devam ederken, trol ordularının seviyesiz hakaretleri sosyal medyada ayyuka çıkmış durumda. Aslında tüm bunlara rağmen yine yazmayacak seviyelerini ifşa etmeyecektim. Ta ki son günlerde sosyal medya da ''Düşkün'' sıfatıyla anılan bir kalemşörün yazısını okuyana kadar.

 

 

 

 

Düne kadar fotoğraf çekmeyle onur duyduğu, methiyeler dizdiği ve dizinin dibinden ayrılmadığı Gülen'e, bugün bin türlü hakaretlerle geçmişini unutturmaya çalışan bu zat, şimdilerde tam bir vatansever(!) olarak karşımızda. Sayın Ali Babacan hakkında yazdığı yazı ve akabinde yaptığı açıklamaları takip ettim. Hayatı boyunca menfaatleri dışında bir şey düşünmemiş bu tiplere cevap vermek bile büyük bir zahmet olacak.

 

 

 

 

Siyaseten elinde malzeme kalmayan iktidar ve yandaşlarının İstanbul seçimlerinde rakibini Sisi olarak göstermesi olayı bugün ''İçimizdeki Mescid-i Aksayı yıkmak isteyenler'' diye karşımıza çıktı. Yapmayın etmeyin. Üç harem mescidden biri olan bu kutsal mekanı siyasetinize alet etmeyin. Daha düne kadar size dostluk, yoldaşlık, kardeşlik yapan insanlara bu zulmü reva görmeyin. 

 

 

 

 

Neymiş efendim davayı terk etmişler. Buna açıklık getirelim. Dava bir rozet ve isimden ibaret değildir. Daha düne kadar hocam dediği insanla yollarını ayırırken Dava dedikleri şeye ihanet mi ettiler? Yola çıkılan arkadaşların, 70 kişiden fazlasını küstürmenin (yüzde 90 kadar) ismi nedir? Buna sebep olan durum ve tavırları da biliyoruz. Bu sebeplerden biri; yola çıkarken, bahsedilen argümanları unutmak ve vaatlerin dışına çıkmak olabilir mi?

 

 

 

 

Sayın Ali Babacan'ın bir televizyon programında dile getirdiği; Sayın Abdullah Gül beyefendinin adaylığına destek konusu bir anda gündeme oturdu. Başta belirttiğim seviyesiz ve düşkün saldırıların hedefi haline gelen Babacan, her zamanki gibi beyefendi ve naif duruşundan taviz vermedi. Yahu adama sormazlar mı AKP bir kişiye ait bir oluşum mu? Siyaset hayatı boyunca Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'a kardeşlikten başka bir şey yapmamış Gül'ün aday olmasını istemek bir tercih değil midir? Sayın Gül başka bir siyasi ekolün mensubuydu da bizim mi haberimiz yok? Fazilet Partisi döneminde ‘’Yenilikçi kanat’’ adı altında, Sayın Erdoğan'ın da desteğiyle Genel Başkan adayı olduğu zaman, onu destekleyenler hain miydi? Adama sorarlar bunu. 

 

 

 

 

İnsanların tercihlerini hainlik olarak gösteren bu zihniyet, ülkemizde hiçbir zaman amacına ulaşamamıştır. Her dönem güçlünün yanında olan düşkün şahısların, gelecekte; bugün övdüklerini yarın yerecekleri de iktidarın sorunu. Bizim yolumuz belli. Haksızlık kime yapılırsa yapılsın karşısındayız ve her zaman da bu böyle olacak. Sözlerimin sonuna gelmişken, ötekileştirme, itibar suikastleri, tehdit ve hakaretlerin kimseye faydası olmayacağını belirtmek isterim. Arpa eken arpa, buğday eken buğday alır.

Bilgiyle kalın...

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.