Geçtiğimiz hafta Atatürk Üniversitesi önemli bir etkinliğe imza attı. Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı ve ekibinin ‘Yeni Nesil Üniversite’ ile demek istediğini bu projeyle daha net anladım.
Yıllardır sadece öğrenci sayısı ile Erzurum ekonomisine katkı sağlamaktan öteye adından sez ettiremeyen Atatürk Üniversitesi artık uluslar arası projelere koordinatörlük yapıyor. Bilimsel proje anlamında, adından söz ettiriyor.
Projeleri en çok desteklenen ikinci Üniversite olmayı başaran Atatürk Üniversitesi, ‘Doğadan Sofraya Bilim’ projesini de başarıyla gerçekleştirdi. Bu projenin bir özelliği de Atatürk Üniversitesinin ilk Avrupa Birliği proje koordinatörlüğü olması.
Atatürk Üniversitesi artık bilimsel anlamda da hem ülke genelinde hem dünya çapında adından söz ettiriyor. Türkiye’de çocuklara yönelik, en geniş bilim etkinliğinden biri Erzurum’da yapıldı. Prof. Dr. Selda Örs’ün koordine ettiği etkinliğe katılma imkanı buldum. Çocukların ilgisi, gözlerindeki heyecan görülmeye değerdi.
Etkinlikte, Bitkisel ve hayvansal kaynaklı gıdaların, sofralarımıza gelinceye kadar geçirdikleri süreç deney ve bilimsel etkinliklere çocuklarla anlatıldı. Sadece çocuklar değil, biz büyüklerde fazlasıyla istifade ettik. Hele Eczacılık Fakülktesi’nin bitkinin ilaç olma sürecini anlattığı ve deneylerle gösterdiği sunum, davetlilerden yoğun ilgi gördü. Prof. Dr. Zühal Güvenalp anlatımı büyüleyiciydi.
Proje ciddi farkındalık oluşturdu. İki yılda tam 50 bin kişiye dokunan proje Atatürk Üniversitesi’nin bilimsel etkinlik noktasında geldiği yeri de gözler önüne serdi.
Atatürk Üniversitesi belki de 66 yıllık serüveninde bilimsel anlamda en parlak dönemini yaşıyor. Bu manada başta Rektör Prof.Dr. Ömer Çomaklı olmak üzere tüm ekibini kutluyorum.