Yakutiye O’nunla yeniden doğuyor...

Tarihi eserlerle dolu ilçesinde 9 yıldır yıkım çalışmalarını yürüten Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut, artık yapım işlerine başlıyor. Yaz döneminde birbirinden önemli projeler için düğmeye basmaya hazırlanan Başkan Korkut ile geride bıraktığı 9 yılı, yaptıklarını, yapacaklarını ve bugüne kadar çok isteyip de gerçekleştiremediklerini konuştuk. 

Başkanlığı boyunca yaptığı kentsel dönüşüm çalışmaları nedeniyle adı “Yıkan adam”a çıkan Başkan Korkut, artık “Yapan adam” olarak anılmak istediğini belirterek, “İnanın yıkmak, yapmaktan bin kere daha zor. Biz 9 yılda şehrin merkezi olan ilçemizdeki enkazı kaldırdık. Şimdi modernize etme, güzelleştirme, bir bakıma en kolay işe geldi” dedi.

Dilerseniz lafı çok daha fazla uzatmadan, keyifle okuyacağınız söyleşimizle sizi başbaşa bırakalım...

ERKHABER - Görev sürenizde neredeyse 8 yıl dolmuş olacak. Erzurum’da ilk kent meydanını oluşturan başkan siz oldunuz. İlk Yakutiye ardından da Murat Paşa Kent Meydanı’nı yaptınız. Bu meydanlar nasıl oluştu. Bu süreci bize anlatır mısınız?

ALİ KORKUT - Yakutiye’de boş alan yok. Ya kamulaştırma yapacaksınız ya da Yakutiye Kent Meydanı gibi sorunlu bölgeleri bir şekilde çözeceksiniz. Burada bir eser var ve bu eserin etrafını kaplayan 400 tane ağaç. Dışarıdan baktığınızda Yakutiye Medresesi’ni görmeniz mümkün değildi. Ayrıca ağaç köklerinin bu medreseye büyük zararlar verdiğini de tespit ettik. Burada hemen meydan çalışmasına başladık. Tabi bu işe başlarken büyük tenkitlerde aldık. Ama tüm halkımızı buraya entegre etmeyi başardık. Allah’a şükürler olsun şehrimize güzel bir meydan kazandırdık. Ayrıca cennet çeşmesinin arka bölümünde bir yol vardı. Sorunlu bir yol olduğu her zaman söylenirdi. İki aracın yan yana geçmesi bile mümkün değil diye şikayetler alırdık. Orada epeyce bir alanı kapsayan ticari bir aks vardı. Biz o ticari aksı ortadan kaldırdık ve kamulaştırdık. Toplam 27 dükkan. Burada ki hedefimiz Boyahane Camisi ve hamamının ön plana çıkarılması ve yolun gerçek hüviyetine kavuşturulması. Biz oraya otopark da yaparak orayı da güzel bir duruma getirdik. Bunun yanı sıra İstanbul Kapı rezalet bir durumdaydı. Burası tinercilerin mekanıydı. Orijinaline uygun bir şekilde restorasyonunu yaptık, etrafını açtık. Arka bölümüne de mesire alanı tasarımı gerçekleştirdik. 

GENEL BAŞKAN YARDIMCIMIZ, “ALİ SEN KAFAYI YEMİŞSİN” DEMİŞTİ!

Yani göreve başladığımız zamanı hatırlıyorum. Yerel Yönetimlerden sorumlu genel başkanımız Erol Bey geldi, mali yapıya baktı. Bütçe 22 trilyon ama sadece maaşlara ödenen para 33 trilyon! Ciddi bir borç yükü var. “Sen bu mali tabloyla hiçbir şey yapamazsın, 5 yıl boyunca oturup, görev sürenin dolmasını beklemekten başka yolun, şansın yok” sözleriyle, belediyenin nasıl zor durumda olduğunu anlatmaya çalışmıştı. Aradan belli bir zaman geçti. Muhsin Yazıcıoğlu Parkı’nı yapmaya başladım. Orada 435 tane ev vardı. Oranın kamulaştırmasını yaptık. Bununla birlikte Recep Akdağ Caddesi’ni sökmeye başlamıştık. Tekrar ve yapılan çalışmaları görünce “Ali sen kafayı yemişsin” dedi. Niyetiniz iyi olduğu zaman imkansızlıklar içinde de olsanız Allah önünüzü açıyor. Biz Sayın cumhurbaşkanımızdan, Sayın Başbakan Yardımcımız Prof. Dr. Recep Akdağ Bey’den, Efkan Ala’dan o dönemki milletvekillerimiz ve il başkanımız olsun hakikaten bize destek verdiler ve 660 tane işçiyi kamuya gönderdik. Hem personel yükü ortadan kalktı hem de paralarını ödedik. Bize o zaman 320 bin TL para geliyor, bizim personel giderimiz 1.8 trilyon. Bu sistem içerisinde belediyenin rutin hizmetlerini yapma şansınız bile yoktu. Borçları ödedik. İşçiler gitti. İşçinin gitmesi benim için milattı. 

“SGK VE MALİYE’YE BORCUNU TAM ÖDEYEN İLK BELEDİYEYİZ”

ERKHABER -  Belediyenin kamu kurumlarına borcu yok diye biliyoruz. Ne kadar ödendi. Ciddi yüklü miktarda piyasa borcu var mı?

ALİ KORKUT - Belediye kurulduğu günden itibaren SSK ve Maliye’ye hiç bir şey ödememiş. Ödemediği için de bizim aylık 1.4 trilyon civarında her ay kesintimiz vardı. Üstelik bu kesintiye rağmen borç azalmıyordu. Faize girdiği için iyice borç artıyordu. Şu anda SSK ve Maliye’yi bence Türkiye’de ilk ödeyen belediye biziz. Sadece Kahraman Kazan’ı duydum. Onlarda SGK’yı halletmişler ama Maliye’yi halledememişler. Gerçekten zor iş. Bunda tabi Maliye Bakan Yardımcımız Cengiz Yavilioğlu’nun ciddi yardımı oldu. SGK’da da Orhan Yeğin ciddi manada desteklediler. Biz mevcut yerlerimiz vardı. Onların hepsini elden çıkardık. Buraları SGK’ya sattık. Hem de borç yükünden kurtardık. Ayrıca 1.4 trilyon bizim hesaplarımıza aktarılmaya başlandı. 

BİRİ “MEHDİ EFENDİ’DE BÖYLE BLOKLAR YAPILACAK” DESE, KİMSE İNANMAZDI

ERKHABER -  Yeşil Yakutiye o bölgeye ayrı bir hava kattı. O bölgede yine yeni yapılanmalar var. Yani kentsel dönüşümün beklide en şeffaf görüldüğü bölge o bölge oldu sanırım değil mi?

Orası 46 dönüm. Biz orada 30 dönüme yakın yeşil alan bıraktık. Konutlar, bloklar değil sadece. O bölgede ticaret merkezi de oluştu. Ayrıca konutlar birbirini tehdit etmedi. Yani diyelim ki bir bloğun arkasına bir blok koyduğunuz zaman çok rahatlıkla birbirlerini görme imkanına sahip olurlar. Biz o durumu da ortadan kaldırdık çünkü bizim ön cephedeki blok aksı ile arka cephedeki blok aksı arasında ki mesafe 250 metre. Birbirlerini görme şansı yok. Ve 30 dönüm içerisinde parklarıyla beraber yaşam alanı var. Biri deseydi ki “Mehdi Efendi’de böyle bloklar yapılacak” inanın kimse inanmazdı. Recep Akdağ Caddesi oraya çok ciddi bir prestij kazandırdı. O binalar çok kimlikli binalar oldu. Rekreasyon alanıyla beraberde güzel bir yaşam alanına dönüştü. Ve çekim merkezi bundan sonra orası olacak. Büyükşehir Belediyesi tarafından yer tahsisi yapıldı. Valilik Binası’da artık oraya yapılıyor. Bizim Hasan-ı Basri Türbesi’nin orada da yaklaşık 29 dönümlük bir alanın kamulaştırmasını yaptık. Şu anda orada da yapılaşma var. Bununla beraber yine bizim Yeşil Yakutiye’nin arka bölümünde kalan karayoluna nazır kısımda da 168 konutluk TOKİ konutu yapılıyor. Yine oranın kamulaştırmasını yaptık. Kamulaştırmadan sonra ekonomik durumumuz iyi olmadığı için TOKİ’ye verdik. TOKİ orayı yaptı orası da düzgün bir hale geldi. İşçisine para ödeyemeyen bir belediye vardı bugün 4 bin bina yapan bir belediye var. 

ERKHABER -  İlk döneminiz yıkan adam olarak geçti. Herkes öyle söylüyordu sizin için. Şimdi inşa ve imalatlarda başlayınca bu yıkım bir anlam kazanmış oldu. 

ALİ KORKUT - Önemli olan yıkmak. Yapmak çok rahat. Çünkü kamulaştırma nereden bakarsanız sizin 4 - 4.5 yılınızı alıyor. Erzurum’da yapım 2 sene sürer. Yıkmak çok zor iş. Parasal kaynak bulacaksın, insanları tatmin edeceksin ve mağdur etmeyeceksin. 

“BÖYLESİ TARİHİ ZENGİNLİK BAŞKA KENTTE YOK”

ERKHABER -  Prestij projelerinden biri de Üç Kümbetler. 720 civarında kamulaştırma yaptınız. Birazda bu projeden bahsedelim mi?

ALİ KORKUT - Bu şehirde 400’ün üzerinde tarihi binamız var. Urartulara kadar giden, bir tarih. Böyle bir zenginlik başka bir yerde de yok. Kale’de bizim projelerimiz içindeydi. Büyükşehir Belediyesi’ne devredildi. Burada biz ziyaretçi karşılama merkezi yapacağız. Yaklaşık 300 kişinin misafir olabileceği beş yıldızlı otel konumunda butik otelimiz var orada. 13 dönümlük arsamızın üzerine konumlandırılacak. Kültür merkezimiz var. 22 tane tescilli taşınmaz binamız var. Buraya birde ticari aks koyduk. Özellikle Erzurum’un yemek kültürü, giysilerin satıldığı ve sergilendiği bir yer planlıyoruz. Gelen misafirler de bunları görsün ve faydalansın. Hem tarihi yarımadayı gezecek, hem dinlenecek hem de eğlenecek. 

ERKHABER -  Kamulaştırma bedeli 100 milyon TL’ye yakındı. Yapım bütçesi ne olacak?

ALİ KORKUT - Orayı biz otel yapan birisine vereceğiz. Kültür Merkezi bugünün rakamıyla 25 milyon TL’ye çıkabilir.  Ziyaretçi karşılama merkezimiz 2.5 Milyon TL civarında. Çevre düzenlemesi de yaklaşık 10-12 milyon civarında olursa toplam bütçe tahminen 100 milyon TL’yi bulur veya aşabilir. Bu bütçeyle bölgeyi güzel bir konuma getiririz. 

“HACI CUMA’DA YEMYEŞİL BİR DÜNYA İNŞA EDECEĞİZ”

ERKHABER -  Biraz da Hacı Cuma’dan biraz bahsedelim?

ALİ KORKUT -  Hacı Cuma şehrin merkezi. Hacı Cuma, Taşmescit, Narmanlı, Kadana ve Veyis Efendi Mahalleleri ortadan kalktı. Biz bu mahalle isimlerini de bazı sokak ve caddelere vererek yaşatacağız.  Hacı Cuma’da 4 tane mescit vardı. Onların etrafı açıldı. Buradaki en önemli tasarımımız, vatandaş otoparka aracını park edip evine kadar yürüyecek. Bu sayede komşuluk ilişkilerini geliştirmeyi hedefliyoruz. Dubleks ve tripleks şeklinde 2 katlı evler olacak. Önünde bahçesi olan evler olacak. Yer yer dar sokaklar olacak. Doğal yapısına uygun malzemeler seçiyoruz. 0.40 emsalle yapılacak. Bunun Türkiye’de başka bir örneği yok. Mesela alanımız 100 dönüm. Bu yüz dönüm içerisinde 0.40 emsal kullandığınız zaman 60 dönüm yeşil alan 40 dönüm binalar demek. Muhteşem bir şey ortaya çıkacak. Projeyi hazırlıyoruz. Animasyonu gelecek. Biz onun tamamını paket halinde ihale edeceğiz. Alan tek kişi olsun ve düzgün yapılsın. 

ERKHABER - Tüm tarihi eserler Yakutiye bölgesinde dediniz. Aklınızda kalan, yapmak istediğiniz bir yer kaldı mı?

ALİ KORKUT -  Çok var. Mesela Gürcükapı benim hayalimdi. Olmadı. Vakıflar Genel Müdürü buradaydı. Onunla da konuştum. Biraz ödenek verebilseydi hemen başlayacaktır. Mehmet Sekmen Bey orayı yapıyor. Mesela Gümrük Hanı, Gümrük Hamamı ve Gümrük Camisi. Yol akslarıyla bölünmüş. Biraz orada kamulaştırma yapılırsa takriben 27 bölümlük bir alana o yollarda birleşince üçü birleşiyor. Güzel bir meydan da orada oluşuyor. Mesela Erzurum Hamamı’nın etrafını biran önce açmak lazım. Ama belediyenin bütçesi buna yetmez. Yoksa benim ciddi bir bütçem olsa inanın ilk yapacağım iş tarihi eserlerin etrafını açmak olacaktır. Şehri şehir yapan tarihi eserler. 

ERKHABER - Siz belediye binasını da restore ettiniz. Çok güzel tarihi bir görüntü ortaya çıkarmıştınız ama sonra sıvandı. Bu bizi çok üzdü. Bu niye böyle oldu?

ALİ KORKUT -  Çatı formu rezalet durumdaydı bu çatı formunu indirdik. Pencereler pimapenden yapılıydı, onları değiştirdik. Üst kat ilave edilmişti. Ben olsaydım yapmazdım çünkü yapılan üst kat yük bindiriyor. İmalat da düzgün değil. Betonarme yapmışlar. Bunların hepsine kurum müsaade etti. Biz sıvaları indirdik, orijinalini bulduk taşın. Hatta üst katı farklı bir malzemeyle yapalım istedik. Yapmaya da başladık. Kurul önce olumluydu ama daha sonra olumsuza döndü ve ısrarla sıva yapılmasını istediler. Biz de mecburen yaptık. 

ERKHABER - Bir Anıtlar Kurulu var. Kararlar alıyor ama Şehirde özellikle yeni imarlaşma adına bir estetik kurul oluşturulamaz mı? Çünkü yeni yapılaşmaya baktığımızda 50 yıl sonra da bunlar için bir kentsel dönüşümü konuşuyor olacağız?

ALİ KORKUT - 1/5000’lik yetki Büyükşehir Belediyesi’nde 1/1000’lik yetki bizde. Anayasası’nı büyükşehir hazırlıyor, bizden de genelgelerle bunu donatmamızı istiyor. Bence bu böyle olmamalı. 1/5000’liği de, 1/1000’liği de Büyükşehir’e vereceksin. Büyükşehir bunları ihale ederken bu işin çok uzmanını getirecek. Şehirde 2 sene bunlar kalacaklar. Şehrin her tarafını gezip, görecekler. Bütün eserlere göre şehri dizayn edecekler. Şehrin ana merkezini az katlı diğer bölgelerde yoğunluğu biraz artırarak yapacaklar. Ama çok katlı binalar yapılmaması gerekir. 

“YENİ YERLEŞİM ALANLARI AÇILMAMALI, MEVCUT YERLER DİZAYN EDİLMELİ”

ERKHABER - Kentsel dönüşüm tamamlanmadan yeni yerleşim yerleri imara açılmamalı, siz ne dersiniz?

ALİ KORKUT -  Aynen. Yeni yerleşim yeri hiç açılmamalı, mevcut yerler dizayn edilmeli. Ama bir anayasa oluşturulmalı. Oluşturulduktan sonra bu yetki artık meclise verilmemesi gerekir. Çünkü mecliste bir yerle ilgili tadilat geliyor. Çok donanımlı arkadaşımızın sayısı az. O zaman ihaleye gerek yok. İmar dairesi çok donanımlı olacak. İşe devlet memuru mantığında aldığın zaman bunları yapamazsın. ODTÜ, İTÜ mezununu getirmek çok zor. Piyasada kendisini çok iyi yetiştirmiş çok deneyimli birisini getirip burada çalıştırmak çok zor. Yeni mezun bir elemanla bunları yapamazsın. Yeni mezun bir eleman gelip burada 10 yılını doldurduktan sonra ufku gelişmiyor. Çünkü nasıl başladıysa öyle gidiyor. Önünde onun ufkunu artıracak bir enstrümanı yok. İzmir’den bir çocuk geldi bana. Kendisi şehir plancısıydı. Çocuğu sözleşmeli yaptık. En üsten maaş verdiğim kişi oydu. Devlet memuru yapıp başkan yardımcılığına kadar getireceğimi söyledim. 13 bin TL maaş verdiler gitti.  

“LÜKS VE SOSYAL KONUTLAR BİRARADA OLMALI, ZENGİN, FAKİR AYRIMI OLMAMALI”

ERKHABER - İleriye dönük projeler anlamında düşünceleriniz nedir? Ali Korkut ileriye baktığında Yakutiye’de yapılması gereken hangi işler var. Eğer aday olursanız seçim bildirinizde neler olacak?

ALİ KORKUT - Üç Kümbetler Projesi büyük bir proje. Yani biz bu sene başlayacağız ama bitirme şansımız yok. Tahmin ediyorum iki sene kadar sürer. Hacı Cuma projesi de 2-2.5 senelik bir proje. Bu da bittiği zaman ondan sonra şehirde çok katlı yapılaşmanın da önüne geçilecektir. Erzurum bir Kayseri değil. Ben 100 tane proje çıkarırım. Büyükşehir’le ele verip uyumlu bir şekilde yapmak lazım. Erzurum bakir bir alan. Şehrin merkezi enkaz. Bu enkazın biran önce düzeltilmesi lazım. Mumcu’nun orası rezalet. Karaköse Mahallesi rezalet. Oraları açtığın zamanda yoğunluk koymayacaksın. Sosyal donatısı olan, otoparkı olan yani eski Erzurum evlerini andıran bir yapı oluşturmak lazım. Bir yerde kentsel dönüşüm yapıldığı zaman hem lüks konut hem de sosyal konut bir arada olması lazım. Dar gelirliyi bir yere zengini bir yere toplama fikri yanlış. Bu kaynaşmayı yapmak lazım. Bizim mahallede durumu iyi olan kişiler dar gelirli ailelere yardım ederdi ama kimsenin ruhu duymazdı. Bunun da oluşturulması lazım.

ERKHABER - Yakutiye sosyal anlamda da en çok dar gelirlinin bulunduğu bölge. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?

ALİ KORKUT - Gücüm yettiği nispette ben makamda oturmaktan çok hoşlanmıyorum. Mahallelerin arasında dolaşıyorum. Evlerine kadar giriyorum. Maddi durumu çok kötü olan insanlar var. Yataklarına bakıyorsun yatmanız mümkün değil. Bununla ilgili epeyce aileye beyaz eşya yardımı yapmaya gayret ettik. Çok sayıda ailelere yardım yaptık. Kömür yardımı yapıyoruz. Bazı okullarda öğrencileri giydiriyoruz. Hep belediye bütçesiyle yapıyoruz. Zengin işadamlarına ulaştık. Onların gönderdiği malzeme de ikinci sınıf malzeme. 

ERKHABER - Başkanlık döneminizle ilgili hiç unutamayacağınız anınız var mı?

ALİ KORKUT -  Başkanlık dönemiyle ilgili çok anılar oluyor. Mesela Üç Kümbetlerin orası daha yıkılmamış. Oraya gittim amcanın biri geldi. Beni tanımıyor. Sohbet ettik. “Ali Korkut’tan memnun musun?” diye sordum. Dedi “İyi oğlum, yakından tanıyorum. Uzun boylu bir oğlan.” Dedim “hacım o benim.” gülüştük, sarıldık. 

“AKILLI KENT SİSTEMİ İLE GELİRLERİMİZ YÜZDE 95 ARTTI”

ERKHABER - Bir de Akıllı Kent Sistemi hakkında bilgi verir misiniz?

ALİ KORKUT -  Türkiye’de bunu yapan 25. Belediye biziz. Her belediyede emlak da kayıp-kaçak var. Artık İstanbul’da oturan kişinin buraya gelmesine gerek yok. Emlak vergisini oradan yatırabiliyor.  Mesela bizim imar durumunu alacak bir arsa ada pafta parseli var. Oradan düğmeye basıyor burada ki imar durumunu görebiliyor. Biz E-imzaya 2010 yılında geçtik. İSO 9001 belgesini alan Doğu Anadolu Bölgesi’nde ilk  belediyeyiz.  Bunu herkese vermiyorlar. Bizim bölgede ne kadar dar gelirli aile varsa, ne kadar okumuş kuşu varsa, ne kadar öğrenci, ne kadar engelli varsa hepsinin listesi bizde var. Bu sistem sayesinde bizim bütün gelirlerimizde yüzde 95’e varan bir artış oldu. Mesela emlak vergisini yatırmayanları hemen tespit edip, sistem üzerinden hepsine ödemeleri konusunda mesaj gönderiyoruz. Kurum kurumsal kimliğe ulaşırsa içindeki personelde performansını artırır. 50’nin üzerinde park yaptık. Köylerin hepsine asfalt yaptık. Kuran kurslarını yeniledik. 

ERKHABER - Başkanım birazda Yakutiyespor’dan bahsedelim mi?

ALİ KORKUT -  Onlara bir spor kompleksi yapıyoruz. Yerimiz var. 250 tane çocuk ve gencimiz var. Futbola biraz şaşı bakıyordum ama Altınordu’ya futbolcu gönderdik. Kasımpaşa’ya, Göztepe’ye, Trabzon’a gönderdik. Burada çok sayıda futbolcu var. Fatih Terim de buraya geldiğinde tesisleşmemizi çok beğendi. 500 çocuğa kayak imkanı tanıdık. Özellikle ekonomik durumu iyi olmayanları tercih ediyorum. Çocuklar çok memnun. Oradan da profesyonel, geleceğin kayakçıları çıkarsa çok memnun oluruz. 

ERKHABER - Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

ALİ KORKUT - Belediyecilik anlamında çok sayıda bina yıktık. Eserlerin çevresini açtık. Ama benim için milat, işçilerin gitmesi ve SGK ve Maliye borçlarının kapanmasıdır. Ben 2004’de burada belediye başkanı olsaydım ve belediyenin borcu olmasaydı, yaklaşık 150 milyon civarında para alırdım. Ve epeyce alanın açılması, restorasyonu yapılırdı. Biz AB’den 2 tane proje aldık. SGK ve Maliye müdürüne cariler ödenmektedir diye bir yazı verir misiniz dedim. Yazıyı aldık AB’ye verdik ve projeleri aldık. Çok dahası alınır bundan sonra.